Dumanla Haberleşme:Duvar resimlerinden sonra bilinen ilk haberleşme aracı olarak ateş ve duman kullanılmıştır. Antik Çin'de Çin Seddi'nde bir düşman saldırısına ilişkin haberler bir kuleden ötekine duman ile aktarılırdı ve böylece haberler birkaç saatte 750 kilometre uzağa ulaşabilirdi.
Ama dumanla haberleşme daha çok Kızılderililer ile özdeşleşen bir sistem olmuştu. Her kabile kendine ait sinyal verme sistemi vardı. Bu özlerine o kadar işlemişti ki Avustralya Aborjinleri bile bu sistemi kullanmaktaydı.
Telgraf (1832):Elektrik akımının sinyalleri ilettiğinin keşfedilmesiyle dünya yeni bir araçla karşılaştı. Telgraf temelinde iki verici arasındaki elektrik kabloları ile kodlanmış mesajların bir vericiden diğerine iletilmesi ve o gönderilen kodlara karşılık gelen sinyallerin yazıya dökülmesine dayalıydı.
En büyük dönüm noktası ise Samuel Morse ilk elektromıknatıslı telgrafı yapması ile gerçekleşti. Morse ve yardımcısı Vail bunu geliştirdiler. Nokta ve çizgilerden oluşan bir kodlama sistemi ortaya çıkardılar. Bu kodlama sistemi, daha sonra tüm dünyada kabul gören Mors alfabesiydi.
O yıllarda telgraf en popüler iletişim aracı oldu. İlk telgraf hattı ise 1843 yılında Washington, D.C. ile Baltimore, Maryland arasına çekildi.
Daktilo (1868):Daktilonun ilk patenti 1829'da ABD'de William Austin Burt tarafından ilk kez patenti almıştır. Tipograf adı verilen bu makine elden daha yavaş yazıyordu. Yapılan geliştirme çalışmalarından sonra 1868'de Sholes ilk pratik daktiloyu yaptı. Sholes'in yaptığı makineyi inceleyen Thomas Edison, elektrikle çalışabileceğini söyleyerek üzerinde çalışmaya başladı. Edison, çubuğun elektromıknatısla hareket ettiği elektrikli daktilo makinesi yaparak 1872'de patentini aldı.
Telefon (1875):İletişim alanındaki en önemli buluşlardan biri de telefondu. Bulunduğu dönemin şartlarında sesi daha uzak bir yere iletebilmek inanılmazı zor bir buluştu. . İnsanlığa büyük faydalar sağlayan bu önemli buluş, ilk olarak 1875 yılında, Amerikalı bilgin Graham Bell tarafından gerçekleştirildi.
İlk telefonlara şimdikilerden çok farklıydı. Türkiye'ye ise ilk telefon Osmanlı Devleti zamanında 1908 yılında geldi. Kadıköy ve Beyoğlu santralleri 1911 yılında hizmete açıldı. İlk otomatik telefon santrali cumhuriyet döneminde Atatürk'ün emriyle 1926 yılında Ankara'da kuruldu.
Fonograf (Gramofon) (1887):İsmi, eski Yunanca fone, “ses” ve grammein, “yazmak” kelimelerinin birleşiminden oluşuyor. Bu makine ile ses ve müzik kaydı veya dinleme olanakları bulunmaktadır. Ilk patenti, 29 Eylül 1887'de Alman mucit Emil Berliner tarafından alındı. Gramofon bir yuvarlak ince taş plak ile, fonograf ise bir silindir ile çalışır. İlk fonograf yaratıcılardan biri ünlü Thomas Alva Edison'dur. Gramofon bir yuvarlak ince taş plak ile, fonograf ise bir silindir ile çalışır.
Radyo (1896):İtalyan Marconi'nin elektromanyetik dalgalarındaki çeviren elektronik buluşu kısa süre sonra tüm dünyayı sardı ve bir numaralı iletişim aracı oldu.
O kadar benimsendi ki Orson Welles'in Dünyalar Savaşı romanını bir haber gibi sunması Amerika'da büyük bir infiale yol açtı. Dinleyiciler gerçekten Marslıların dünyayı işgal ettiğini sandı ve sokaklara döküldü.
Müzik ve konuşma içeren kısa erimli ilk radyo yayını ise 24 Aralık 1906'da ABD'li mucit R.A Fessendon tarafından gerçekleştirildi.
Türkiye'de radyo yayıncılığı, dünyadaki ilk radyo yayınlarından bir kaç yıl sonra 1927 yılında bir şirket kurulması ile başlatılmıştır. Şirketin ortakları arasında Türkiye İş Bankası, Anadolu Ajansı gibi iki kamu kuruluşu yer almıştır.
Faks Makinesi (1924):Var olan telefon hatlarından yararlanarak, karşılıklı iki tarafta bulunan cihazlar ile, resim, yazı, grafik vb. verilerin, ses sinyalleri halinde hızlı bir şekilde aktarımını sağlar.
1843'te Alexander Bain tarafından patenti alınmış olup, 1851'de Frederick Bakewell tarafından Büyük Londra Fuarında sergilenmiştir. Günümüz tasarımına, 1924'te Amerikan Radio Corporation of America (RCA) şirketinden Richard H.Ranger'in araştırmaları sonucunda ulaşmış olan aygıtla, 24 Kasım 1924'te New York'tan Londra'ya bir fotoğraf aktarılmıştır.
Televizyon (1923):Radyo'dan sonra geniş kitlelere hitap etme ve iletişimin gelişmesindeki en büyük buluşlardan biri televizyon oldu. Televizyon 1923 yılında, John Logie Baird tarafından Birleşik Krallık'ın Hastings kasabasında icat edildi. 1930'ların başında televizyon elektronik eşya olarak satılmaya ve geniş kitlelere hitap etmeye başladı. Kitleler 1936'daki Berlin Yaz Olimpiyatları Almanya'da evlerdeki televizyonlardan izleyebildi. 1950'lerde ABD'de ilk renkli televizyon satışa çıktı.
Türkiye'de televizyon yayınları ilk kez İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından 9 Temmuz 1952 günü başlatıldı.
İTÜ TV, 1970 yılında yayınına son verdi ve vericileri de 1971 yılında TRT'ye devredildi.
ENİAC (İlk bilgisayar) (1947):II. Dünya Savaşı esnasında ABD'li bilimadamları tarafından inşa edilen ENIAC ilk çıkan bilgisayardı ENIAC, yaklaşık 167 m² bir alana sığıyordu ve ağırlığı 30 tondu.
ENIAC ikinci dünya savaşı sırasında daha az isabet hatalı uzun menzilli top ve füzelerin hesaplamalarında kullanılması amacıyla Pennsylvania Üniversitesi'ne yaptırıldı. 4 yılda imal edildi. Gerçek anlamda çalışabilmesi ise 1947 yılını buldu. Ancak 2 Eylül 1945'te Japonya'nın teslim olmasıyla savaş sona ermişti ve böyle bir makine için ihtiyaç da kalmamıştı. ENIAC 1947 yılında basına tanıtıldı.
ENIAC, tam 8 yıl boyunca (1947-1955) hizmet verdi. 2 Ekim 1955 yılında saat 11:45'de elektrik bağlantıları kesildi. Böylece dünyanın ilk elektronik bilgisayarı görevini tamamlamış olarak tarihteki yerini aldı.
PC (Bilgisayar) 1970:ENIAC'tan sonra kişisel bilgisayar için çalışmalar başladı. Çalışmalar o kadar gelişti ki bir oda büyüklüğündeki ENIAC'ın torunları bir kol saatine bile sığabilecek boyuta geldi. İlk bilgisayar firması olan IBM'den sonra Apple'ın da devreye girmesi ile günümüz bilgisayarları şekillendi. Şu an istenilen her yerde, çok rahat bir şekilde ulaşılan kişisel bilgisayar, internet ile bir araya geldiğinde kişisel iletişimde en önemli araçlardan biri haline geldi.
Türkiye'ye ilk bilgisayar 1960 yılında yol yapımında gereken hesaplamaları daha hızlı yapabilmek için Karayolları Genel Müdürlüğü'ne gelmiştir.IBM-650 Veri İşleme Makinesi (Data Processing Machine) adlı bilgisayar 12 yıl kullanılmıştır.
Cep Telefonu (1982):İlk cep telefonunu Martin Cooper tarafından geliştirildi. Motorola şirketinde mühendis olarak çalışan Cooper 1973 yılında ilk cep telefonunu icat etti. Bu telefonlar bir kilodan ağırdı ve şarjları 20 dakikadan fazla dayanmıyordu. İlk telefonun fiyatı 3.995 dolardı. 1989 yılında Motorola modern anlamda cep telefonu denebilecek MicroTAC 9800X modeli satışa sundu. Koca antenli bu telefonun tuş takımı üzerinde kapak ve LED ekranı vardı.
1992 yılına gelindiğinde artık normal olarak tanımlayabileceğimiz telefonlar üretilmeye başlandı. Artık bu alanda sadece Motorola yoktu. 1992 yılının 10 Kasım günü Nokia 1011 isimli ilk cep telefonu modelini piyasaya sundu.
İlk kameralı telefon Sharp J-SH04
2000 yılında telefon üreticilerinin rekabeti gövde gösterisine dönüştü. Bu dönemde telefonlara kamera özelliği eklendi. Sharp J-SH04 modeli ile cep telefonunda kamera dönemini açtı. Telefon 0.1 MP çözünürlüğünde fotoğraflar çekebiliyordu. O dönemdeki ekranlarda fazla gelişmemiş olduğu için çektiğiniz fotoğrafları telefon ekranından seçmek çok da kolay değildi.
İnternet (1989):1969'da çeşitli bilgisayar ve askeri araştırma projelerini desteklemek için ABD Savunma Bakanlığı ARPANET adında paket anahtarlamalı bir ağ tasarlamaya başladı.
1980'lerde akıtılan milyarlarca dolar sayesinde temeli oluşmuştu. 1990'larda uluslararası ağın yaygınlaşması vasıtasıyla internet, hayatımıza girdi.
Internet'e çeşitli şekillerde, başlangıcından 1994 yılı sonuna kadar 110 ülke, 10,000 bilgisayar ağı, 3,000,000'dan fazla bilgisayar ve 25 milyonu aşkın kullanıcı bağlandı.
İlk zamanlarında bağlantı için bir telefon hattına ihtiyaç duyulan internette bağlantı kalitesi ile ilgili büyük sorunlar yaşanmaktaydı. Ancak gelişen teknoloji ile fiber optik kablolar, uyduların faal şekilde devreye girmesi ile bağlantı ve hız sorunu giderilmiştir. Günümüzde gelişen mobil şebekelerinde katkısıyla cep telefonlarından istenilen her an, her yerde internete girmek mümkündür.
Türkiye'de 12 Nisan 1993'de 64 Kbps kapasiteli kiralık hat ile, ODTÜ Bilgi İşlem Daire Başkanlığı sistem salonundaki yönlendiriciler kullanılarak, ABD'de NSFNet (National Science Foundation Network)'e TCP/IP protokolu üzerinden ilk internet bağlantısı gerçekleştirildi.
Sosyal Medya (2003):İnternetin hayatımızda geniş bir yer işgal etmesinin ardından devreye sosyal medya kavramı girdi. Sosyal medya yükselişini Facebook ile sağladı, 2005 yılına kadar birkaç site vardı ancak Facebook sonra limitlerini kaldırarak bazı büyük şirketlerin çalışanlarına üyelik vermesiyle büyük bir büyüme kazandı ve saha sonra tüm kullanıcılara açıldı
2005'in şubat ayında YouTube aktif hale geldi. 2006'da Twitter, 2010'da Instagram hayatımıza girdi.
